Sendikamızda örgütlenmeye başlayan Orjin Grup bünyesindeki Aydınlı Deri işçilerine yönelik bir süredir sistematik bir biçimde sendikadan istifa baskısı yapılmaktadır. Yaklaşık 6 aydır işyerinde sendikalı olan işçilerin haklarına yönelik her türlü sistematik baskı ve yıldırma ve sindirme metotları uygulanıyor. Anayasal haklarını kullandıkları için işçilere işten atma baskısı, bölüm değiştirme, tahrik ve çeşitli biçimlerde yapılan baskılar devam ediyor. İşveren işçilerin üyelik bilgilerinin eline geçirdiği ve kimin nereye üye olduğunu bildiği, elinde liste olduğu şeklinde işçilere göz dağı vermeye ve sendikadan caydırmayı amaçlamaktadır. İşçilerin ikna çabaları sonuç vermeyince e-devlet şifresi aldırma, işten atmakla tehdit etme yöntemlerini devreye sokan Aydınlı Deri içeride işçilerin bir kısmını sendikadan istifa ettirdi. Öncü işçileri fabrikadan yıllık izin bahanesiyle uzaklaştırma yolunu seçen ve geri kalan işçilere baskılarını artıran işveren işçilerden sendikadan istifa ettiklerine dair belge sunmalarını istedi. Şirkete borcu olan işçilerin derhal borçlarını geri ödemeleri yönünde baskılar yapıldı. Bir işçi bu şekilde önce sendikadan istifa ettirildi ardından işten çıkarıldı. 

 Bu da yetmedi bazı işçiler zorla postaneye götürüldü ve e-devlet şifresi aldırtıldı. 2015 Aralık ayında bir üyemizi önce işten çıkaran işveren daha sonrasına aynı işçiyi sendikadan istifa etmesi koşuluyla yeniden işe başlattı.  

Sadece bunlarla sınırlı kalmadı. İşyeri yönetimi kimi sendika karşıtlarını ödül olarak ustalığa terfi ettirdi.   Bazı işçilere sendikanın konuşulmasının işyerinde yasak olduğu söylendi.

Bu gelişmeler yaşanırken Aydınlı Deri sendika karşıtı uygulamaları hiçbir şekilde kabul etmedi. 

Dünyadaki önemli markalara üretim yapan Aydınlı Deri uluslar arası normlar olan ILO’nun 87 sayılı sendikalaşma özgürlüğü ilkesini hiçe saymaktadır. Sendikamızın çeşitli diyalog çabalarına olumlu bir yanıt vermeyen Aydınlı Deri sendikaya karşı düşmanca yaklaşımlarını ise sürdürdü.

Yaşanan hak ihlalleri konusunda uluslar arası federasyonumuz da Aydınlı  Deri’ye sendikal haklara saygı duyma çağrısında bulundu. Ancak Aydınlı Deri tüm bu çağrılara rağmen sendika karşıtı tutumunu değiştirmediği gibi açık diyalog çağrılarını yanıtsız bıraktı. Uluslar arası markalara üretim yapan Aydınlı Deri üreitm yaptıkları markaların çalışma etiği kurallarına da riayet göstermemektedir. Bu konuda markalara da ulaşacağımızı ve muhatabımızın sadece Aydınlı Deri  olmadığını iyi biliyoruz. Tedarik zincirlerinde yaşanan bu hak ihlalleri aynı zamanda markaları doğrudan sorumlu kılmaktadır. Bu nedenle üretimi olan markalara da aynı şekilde Aydınlı Deri’de yaşanan sendikal ihlaller konusunda sorumlu davranmaya  ve buna uygun pozisyon almaya çağırmaktayız. Aydınlı Deri’de sendika ihalleri bu bakımdan sadece yerel bir konu değil bizim için uluslar arası bir hak ihlali konusudur.

Aydınlı Deri’yi de bu yanlıştan dönmeye ve işçilerin özgür iradelerine ve tercihlerine müdahale etmemeye işçi haklarına ve işçilerin en temel hakkı olan sendikalaşma hakkına saygı duymaya ve bir kez daha sendikamızla yapıcı bir diyaloğa girmeye çağırıyoruz.

17/03/2016